Karışık Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

MUĞLA hakkında bilgiler...

Aşağa gitmek

MUĞLA hakkında bilgiler... Empty MUĞLA hakkında bilgiler...

Mesaj  Admin C.tesi Kas. 29, 2008 4:51 pm

Ege Bölgesinin güneyinde yer alan Muğla, Asar (Hisar) dağı eteklerinde ovaya doğru yayılmış, kendine has mimarisi, daracık sokakları ve herbiri turizm merkezi ilçeleri ile tam bir turizm cennetidir.

İlçeler:

Muğla (merkez), Bodrum, Dalaman, Datça, Fethiye, Kavaklıdere, Köyceğiz, Marmaris, Milas, Ortaca, Ula, Yatağan.

Kavaklıdere : Denizden 850 m. yükseklikte kurulması nedeniyle güzel bir yayla konumundaki Kavaklıdere, yemyeşil bitki örtüsü doğal su kaynakları ve bakır manzarasıyla yayla turizmi için ideal bir yerdir. Aydın-Muğla karayolundan yatağan yakınlarındaki Kavaklıdere'ye  sapıldığında, Derebağ köyündeki Karia ve Roma dönemlerine ait anfi tiyatro, heykeller ve lamitlerin bulunduğu Hyllarima antik kentini ve Sarıyayla köyündeki tiyatro, sunaklar ve mezarların bulunduğu Kys antik yerlerini gezilebilir.

Datça: M.Ö.VII.Y.Y.’da Ege adalarından gelerek Ionya’nın güney kıyılarına yerleşen Dor’lar tarafından kurulmuştur. Datça ve çevresi çok eski bir tarihe ve medeniyete sahiptir. Ünlü heykeltraş Prokstel burada yaşamıştır. Şehirde Apollon ve Venüs adına yapılmış çeşitli mabetler, büyük tiyatro, oyun ve toplantı yerleri bulunmaktadır. Zamanın en ünlü tıp merkezi Datça’dadır. çevreye göre rutubet oranı az, nefis havası ve şifalı suları ile Datça, yaşanılmaya değer bir yerdir.

Yatağan : Muğla-Aydın karayolunun 26 km. sinde yer alan Yatağan; Stratonikeia, Laotna ve Panarama antik kalıntıları ile tanınır. Kentte, Athena Heykeli ve bir yönetim binası bulunmaktadır. Turgutlu Kasabası yakınlarındaki Lagina'da, Hereta adlı üç başlı savaş tanrıçası adına yapılan Heykel Makedi, Bağyaka köyündeki surlarla çevrili bir tepe üzerinde kurulmuş antik kalıntılar bulunmaktadır.

Ula : Gökova Körfezini oluşturan iki yarımadanın birleşme noktasına kurulan ilçenin Muğla'ya uzaklığı 14 km dir. Ege Deniziyle birleştiği noktada yer alan Gökova Körfezi ve bu körfezdeki Sedir (Klopatra) Adası, Ula'nın önemli turizm merkezleridir. Sedir Adası'nda Apollon tapınağı, opera ve tiyatroyu gezdikten sonra Kleopatra'nın denize girdiği incecik kumlu plajında yüzmek önerilir. Gelibolu, Çınar Köyü, Turnalı ve Akbük, Akyaka diğer önemli koylardır. Ahşap malzemelerinin ağırlıkla kullanıldığı özgün Ula evlerini incelemek ayrı bir heyecan kaynağıdır.

Ortaca : Köyceğiz Gölünü Akdeniz'e bağlayan Dalyan kanalından İztuzu kumsalına doğru yol alırken, 5000 yıldır canlılığını koruyan kaya mezarları ile karşılar. Tepeleri çam ormanları kaplı, nesli tükenmekte olan Caretta Caretta kaplumbağalarının yaşam alanı olan İztuzu kumsalları önemli çekim değerleridir.İlçenin diğer sahili, antik kent kalıntılarının bulunduğu , ince kumu temiz denizi ve doğal güzelliğiyle Sarı Germedir.

Dalaman : Zengin ormanları kuş cenneti, av ve yayla turizminin gelişmişliği ve dağ köylerinin güzelliği ile dikkat çeker. Çöğmen ve Kayacık köylerindeki Hippokone ve Oktapolis; Kapıdağ yarımadasındaki Cyra, Lissia, Lydai kalıntıları görülecek yerlerdir. Yassıcalar, Zeytinli, Zeysare, Domuz ve Göcek adalarını gezmek , Dalaman Çayı üzerinde dinlenmek dağ köylerini ziyaret etmek önerilir. Sersala, Boynuzbükü, Bünyüş, Kurşunlu, Göbün, Sıralıbük ve Taşkaya Koyları "Mavi yolculuk" un uğrak yerleridir.

Tarihte Muğla


Karia Halkları

Yöredeki ilk yerleşmelerin ilk tunç çağında (MÖ 3500-2000) kurulduğu sanılıyor.

Antik çağda Muğla sınırlarının büyük bölümü, Karia bölgesi olarak anılıyordu. Karia’nın sınırları, kuzeyde Büyük Menderes ile güneyde Dalaman çayı arasındaki bölgeyi içine alıyordu. Bu bölgede bugünün Muğla merkezi, Kavaklıdere, Yatağan, Ula, Marmaris, Köyceğiz, Ortaca, Bodrum ve Milas ilçeleri bulunmakta. Karia bölgesinin doğusu Frigya, kuzeyi Lydia, güneydoğusu Lykia ile çevrelenmişti. Muğla’nın Dalaman ve Fethiye ilçeleri Lykia Bölgesi sınırları içindeydi.

Karia halkları
Karia adı Kar’lardan geliyor. Bölgenin yerli halkı Luvi’ler. Luvi’lerin MÖ 2000’lerden beri bu bölgede yaşadıkları biliniyor. Luvi dilinde Kar, doruk-uç anlamında kullanılıyor. Karia ise Helen ağzında "doruklar ülkesi"ni tanımlıyor.

Karia’lılar kendilerini Anadolu’lu sayıyorlar.

Bölgenin yazılı tarihi Halikarnassos’lu ünlü tarihçi Heredot ile başlıyor. Tarihçi Heredot’a göre ise Kar’lar Ege adalarından gelip bu bölgeye yerleşiyor ve yerli halkla kaynaşıyor. Kısacası, bölgede yaşayanlar, göçlerle birlikte gelenlerle kaynaşıp MÖ. 1000 yıllarından itibaren Karia’lılığı oluşturuyorlar. Bodrum yarımadasının dağlık yerlerinde yaşayan Leleg’ler de Karia halklarının bir bölümüydü ve taşlık kayalık yerlerde oturdukları için de Lelegler olarak biliniyordu. Bilge Umar, Leleg adının onların bu özelliğine işaret ettiğini düşünüyor


Karia Kentleri

Karia bölgesinin en önemli koloni kentleri Halikarnassos(Bodrum) ve Knidos(Datça)’dır.

Karia bölgesindeki diğer kentler Güllük körfezi kıyısındaki Bargylia(Asarlık), İasos(Kıyıkışlacık), Bodrum yarımadasının batı ucundaki Myndos(Gümüşlük), yarımadanın iç kesimlerindeki Pisada ve Theangela, Gökova körfezinin güneyindeki Keramos(Ören) ve Kedrai(Sedir adası), iç kesimlerde Mylasa(Milas), Mylasa’ya 14 km’lik kutsal yolla bağlı Labraunda, Mylasa’nın kuzeyinde Euromos(Ayaklı), Marsyas ırmağı(Çine çayı) yakınlarında Alabanda(Araphisar), Alinda, Gerga, Yatağan yakınlarında Stratonikeia ve Lagina, güneybatısında eskiden deniz kenarında olan ancak Dalyan çayının getirdiği alüvyonlarla içeride kalan Kaunos(Dalyan), doğu sınırında bugün Aydın sınırları içinde olan Aphrodisias ile Tralleis(Aydın), Nysa(Sultanhisar) ve Akharakha(Salavatlı) idi.

Lykia’nın Muğla sınırları içinde kalan bölümünde ise Telmessos(Fethiye), Tlos, Pınara ve Letoon antik kentleri bulunmaktaydı.


Kültür ve Sanat

Kentlerin gelişimi, bölge uygarlıklarıyla etkileşimi, mimarlık ve sanat.

Bölge ekonomisinin en önemli zenginliği Büyük Menderes vadisinde yetiştirilen incir, iç bölgelerde bal ve zeytinyağı idi. Karia, Lykia ve İonia kadar gelişmiş bir uygarlığa sahip değildi. Mimarlık, sanat, bilim ve felsefede komşu bu iki uygarlıktan geri kalmış, onlardan etkilenmişti.

Karia’nın en önemli mimari yapısı Halikarnassos’taki Mausoleum ya da Halikarnassos Mezar Anıtı’dır. Karia satrabı 2. Mausolos döneminde (MÖ 377-353) krallığın başkenti Mylasa’dan Halikarnassos’a taşınmış, bu durum kentin daha da gelişmesine yol açmış ve Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri sayılan Mausoleum MÖ 350’de Mausolos’un eşi ve kızkardeşi II. Artemisia tarafından yaptırılmıştır. Bu anıtın yüksek bir kaide üzerinde yer alması Lykia sanatının etkilerini, üzerindeki mezar anıtı ise İon düzeninde galerinin etkilerini yansıtır.

Müsgebi(Ortakent-Bodrum), Knidos ve Stratonikeia’da yapılan kazılarda MÖ 15-13. yüzyıllara tarihlenen Miken çanak çömleklerinin bulunması, bölgenin o tarihlerde Rodos ve Kıbrıs üzerinden Suriye’ye kadar yayılan Miken kültürüyle olan ilişkisine de işaret eder.

Batı Anadolu’yu MÖ 4. yüzyıldan itibaren etkisi altına alan Helen ve ardından Roma uygarlıkları da Karia kentlerinde bugüne kalan önemli izler bırakmıştır. Menteşe beyliğinin kalıcı izleri ise bugün Milas yakınlarındaki Beçin kalesi’nde görülür.



Karia'da Yarı Bağlı Yönetimler

Karia kentleri MÖ 6. yüzyılda Lydia devleti egemenliğine giriyor.

MÖ 540’larda Persler bölgeye hakim oluyor. Bu hakimiyet ayaklanmalar, Pers-Lydia ve Pers-Helen savaşlarıyla zaman zaman kesintiye uğrasa da 200 yıl kadar sürüyor. Gerek Lydia ve gerekse Pers döneminde bölgedeki egemenlik gevşek bir egemenliktir. Bölge, hakim devletin imparatoruna yarı bağımlı satraplarca, kentler ise satraplığa yarı bağımlı, büyük ölçüde özerk tiranlarca yönetiliyor.

Karia bölgesi, MÖ 334’de Makedonya kralı Büyük İskender tarafından ele geçiriliyor, başta Halikarnassos olmak üzere kentlerin büyük bölümü yakılıp yıkılıyor, MÖ 3. yüzyılda bir süre Mısır egemenliğine, ardından da MÖ 192’den itibaren Roma egemenliği altına giriyor.

Anadolu beylikleri döneminde yaklaşık 200 yıl süreyle (1261-1451) Menteşoğulları hakimiyeti yaşanıyor. Menteşoğulları kendilerine merkez olarak Milas yakınlarındaki Beçin Kalesi’ni seçiyorlar. 1451’de Osmanlı hakimiyeti başlıyor, Bodrum dışında. Halikarnassos 15. yüzyılda Rodos şövalyelerine üs oluyor ve ancak Kanuni döneminde Osmanlı sınırlarına katılıyor, Rodos’la birlikte.

Halkının bir bölümü Rum olan bölge 19. yüzyıl sonlarında Aydın vilayetine bağlı Menteşe sancağının sınırları içinde bulunuyor. 11 mayıs 1919 ve 5 Temmuz 1921 arasında İtalyan işgaline uğruyor, Cumhuriyet’ten sonra da tüm sancaklarla birlikte il yapılan Menteşe’nin adı Muğla olarak değiştiriliyor.
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 433
Kayıt tarihi : 28/11/08
Yaş : 33
Nerden : İstanbul

http://karisikforum.wow3.info

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz