Kavanoz ve Fincan
1 sayfadaki 1 sayfası
Kavanoz ve Fincan
Kavanoz ve 2 Fincan Kahve
> Ne zaman hayatında bazı şeyler taşınamaz hale gelirse,ne zaman 24
> saat kısa gelmeye başlarsa,o zaman *kavanoz ve 2 fincan kahveyi*
> hatırlayınız!
> Bir gün bir profesör, masasının üzerinde birkaç kutu olduğu
> halde felsefe dersindedir.Ders başladığında, hiçbir şey söylemeden, önüne
> büyükçe bir kavanozu alır ve içerisini tenis topları ile doldurur.Derken
> öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar.Öğrenciler ittifakla
> kavanozun dolduğunu ifade ederler,bu sefer profesör önündeki kutulardan
> bir tanesinden aldığı çakıl taşlarını,çalkalayarak kavanoza döker,böylece
> çakıl taşları kayarak, tenis toplarının aralarındakiboşlukları doldurur.
> Ve öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını sorar, onlar da, 'evet'
> doldu derl er. Tekrar profesör masanın üzerindeki diğer kutuyu eline alır
> ve içindekikumu yavaşça kavanoza döker.Tabii ki kumlar da çakıl taşlarının
> aralarındaki boşlukları doldurur.Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup
> dolmadığını sorar, öğrenciler de koro halinde 'evet' derler.Bu sefer
> profesör masanın 'altında' hazır bekleyen 2 fincan kahveyi alırve kavanoza
> boşaltır,kahve de kumların arasında kalan boşlukları doldurur. Öğrenciler
> gülerler! Profesör öğrencilerin gülüşünü destekleyerek 'eveet' der; ben
> 'Bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım' Şöyle
> ki; Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir; aileniz,çocukları
> nız, sıhhatiniz,inanç larınız,arkadaş larınız ve sizin için *önemli olan
> şeylerdir*. Şayet diğer şeyleri kaybetseniz de, bu *önemli şeyler*kalır
> ve hayatınızı doldurur. O çakıl taşları ise daha az önemli olan diğer
> şeylerdir; İşiniz, evi niz, arabanız vs. Kum ise diğer ufak tefek
> şeylerdir. “Şayet kavanoza önce kum doldurursanız. ..' diye, anlatmaya
> devameder,“çakıl taşlarına ve özellikle de tenis toplarına (yeterli)
> yerkalmaz. Aynı şey hayatımız için de geçerlidir. Vaktinizi ve enerjinizi
> ufak tefek şeylere harcar, israf ederseniz, önemli şeyler için vakit
> kalmayacaktır.Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz eden şeylere çevirin.
> Çocuklarınızla oynayın. Sıhhatinize dikkat edin. Eşinizle yemeğe çıkın.
> Evinizin ihtiyaçlarını karşılayın. Öncelikle tenis toplarını kavanoza
> yerleştirin.Öncelikleri, sıralamayı iyi bilin. Gerisi hep kumdur.” Bu
> ara bir öğrenci parmağını kaldırır ve sorar; 'Pekiyii, o iki fincan kahve
> nedir?' Profesör gülerek: 'Bu soruyu sorduğuna sevindim.Hayatınız ne
> kadar dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle bir
> fincan kahve içecek kadar vakit ayırın!'
> Ne zaman hayatında bazı şeyler taşınamaz hale gelirse,ne zaman 24
> saat kısa gelmeye başlarsa,o zaman *kavanoz ve 2 fincan kahveyi*
> hatırlayınız!
> Bir gün bir profesör, masasının üzerinde birkaç kutu olduğu
> halde felsefe dersindedir.Ders başladığında, hiçbir şey söylemeden, önüne
> büyükçe bir kavanozu alır ve içerisini tenis topları ile doldurur.Derken
> öğrencilere kavanozun dolup dolmadığını sorar.Öğrenciler ittifakla
> kavanozun dolduğunu ifade ederler,bu sefer profesör önündeki kutulardan
> bir tanesinden aldığı çakıl taşlarını,çalkalayarak kavanoza döker,böylece
> çakıl taşları kayarak, tenis toplarının aralarındakiboşlukları doldurur.
> Ve öğrencilere tekrar kavanozun dolup dolmadığını sorar, onlar da, 'evet'
> doldu derl er. Tekrar profesör masanın üzerindeki diğer kutuyu eline alır
> ve içindekikumu yavaşça kavanoza döker.Tabii ki kumlar da çakıl taşlarının
> aralarındaki boşlukları doldurur.Ve tekrar öğrencilere kavanozun dolup
> dolmadığını sorar, öğrenciler de koro halinde 'evet' derler.Bu sefer
> profesör masanın 'altında' hazır bekleyen 2 fincan kahveyi alırve kavanoza
> boşaltır,kahve de kumların arasında kalan boşlukları doldurur. Öğrenciler
> gülerler! Profesör öğrencilerin gülüşünü destekleyerek 'eveet' der; ben
> 'Bu kavanozun sizin hayatınızı simgelediğini ifade etmeye çalıştım' Şöyle
> ki; Bu tenis topları hayatınızdaki önemli şeylerdir; aileniz,çocukları
> nız, sıhhatiniz,inanç larınız,arkadaş larınız ve sizin için *önemli olan
> şeylerdir*. Şayet diğer şeyleri kaybetseniz de, bu *önemli şeyler*kalır
> ve hayatınızı doldurur. O çakıl taşları ise daha az önemli olan diğer
> şeylerdir; İşiniz, evi niz, arabanız vs. Kum ise diğer ufak tefek
> şeylerdir. “Şayet kavanoza önce kum doldurursanız. ..' diye, anlatmaya
> devameder,“çakıl taşlarına ve özellikle de tenis toplarına (yeterli)
> yerkalmaz. Aynı şey hayatımız için de geçerlidir. Vaktinizi ve enerjinizi
> ufak tefek şeylere harcar, israf ederseniz, önemli şeyler için vakit
> kalmayacaktır.Dikkatinizi mutluluğunuz için önem arz eden şeylere çevirin.
> Çocuklarınızla oynayın. Sıhhatinize dikkat edin. Eşinizle yemeğe çıkın.
> Evinizin ihtiyaçlarını karşılayın. Öncelikle tenis toplarını kavanoza
> yerleştirin.Öncelikleri, sıralamayı iyi bilin. Gerisi hep kumdur.” Bu
> ara bir öğrenci parmağını kaldırır ve sorar; 'Pekiyii, o iki fincan kahve
> nedir?' Profesör gülerek: 'Bu soruyu sorduğuna sevindim.Hayatınız ne
> kadar dolu olursa olsun, her zaman dostlarınız ve sevdiklerinizle bir
> fincan kahve içecek kadar vakit ayırın!'
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz